7 Ağustos 2007 Salı

İÇE KRİTİK BAKIŞ


NURAY ALPER'İN ŞİİRİ... Hayatımızda gel-gittiler hiç bitmez. Ne yaparsak yapalım buhranlı: çalkantılı bir hayatım dışında kalmak pek mümkün değildir. Dünya imtihan dünyası olduğuna göre bu sınavdan geçilecek. Hal böyle olunca kendine hâkimiyetin önemi çok büyük. Ancak her türlü gaileler içindeki insan, içinde bulunduğu ahval ne olursa olsun aşağıdaki dizeler mucibince seven de olabilir ve sevilmenin de fevkine varabilir. Sevmek kutlu bir hayatın kapılarını aralar. Ve sevdiğince yoklar ötesini özünde duyabilir: sırlar sırrına vakıf olabilir. Bu mümkündür. Şair Nuray Alper’de; “Ona”şiirinin bu dizesinde bu derin manayı ifade ediyor ve diyor ki: Sırra talip olup özüne gelmek Sonsuz eşiğinde ölmeden ölmek Ölmeden ölmek… Bir başka deyişle; ölünce uyanmak ve her şeyde hakikati fark etmek. Öteler ötesini ruhunuzun her zerresinde duymak… Bu nasıl izah edilebilir ki? Sonsuzluk… ve bu sonsuzlukta yok olmak. Bu sebepten: Duymadan hükmünü eridim, bittim Dahası: An sende değilse ben'i de ittim Yaşamadaki sır perdesi anlamını bu mısrada bulmuştur artık. İnsanı insan yapan da bu aşk değil mi? Leyla ile Mecnun’daki aşk gibi… Derler ki aşk bir surettir beşeriyette görünür ancak bu bir yansımadır. Varlıkta yokluk dolayısıyla: ölmeden ölmededir. Ve bunu şu şekilde doğru bir şekilde de okuyabiliriz: yoklukta varlık! Ancak şair “Asi Rüzgâr” isimli şiirinde ki anlatım da hal oluştan öte varlık-yokluk âleminden uzaklaşmakta olduğu görülür. Bu farklılığı sözü edilen şiirin yapısında aranmalıdır. Bu şiir de objektif bir değer yargısı vardır ve insanın sırra giden yola bir açılım olarak kabul edilmelidir. Yoklukta varlığı bulmuşsan eğer Çözmüştür en yüce sırrını keder Hayatın kederlerinden sıyrılmanın ne gibi sevgi ve tevekküle vakıf olunduğunun bir çözümüdür. Her zorlukta mutlak bir çıkış yolu bulunmalıdır. Ancak:”Ayağa Kalk Asalet” şiirindeki gibi ne geçici bir sevda ne de insanın kahrolmasına sebep günahkârlıktır, aslolan: beşeri duygulara set çekebilmektir. Bir gülün çığlığı kadarmış sevda süresi! Tut ki yataklara düştü vebal Ney’in Nazı’nda ince ve derin dokunuşlar… Şair’in iç dünyasını yansıtmada lirik ve lirik olduğu kadar hüznün iç çekişlerinde musikinin kederini hissetmek ve yaşamak… Her ne kadar “Ona” şiirindeki gibi kendini bulamıyorsa da Nuray Alper’in Bu şiiri mana ve tasvir olarak etkileyici. Kaldırımları soyan lekelerin nurunda Suları yıktı bir ezginin çağrısı... Kaç yüzüne kapandı, iniltinin sabahlar... Ney’in nazını; Kaç fikir duyar? Şair’in şiirinde: sonsuzluk merdiveninde basamakları yukarı doğru çıkışının ciheti açık olduğunu müşahede ediyoruz. Sevgiyle yazılan şiirinin ölümsüzlüğünü belirtiyoruz

Hiç yorum yok: