7 Ağustos 2007 Salı

AŞK!...

Osman AYTEKİN

Ruhlarda bir kangren gibi bazen sıktıkça sıkan, bazen de coşkun bir ırmak gibi aktıkça akan insanın vazgeçilmezidir.
Aşkı düşününce sevgiyi hatırlamamak imkânsız. Zira biri kuşatıcı ve bu kuşatıcılık içinde; bocalar, titretir, gerer bir de bakmışsınız ki aklı baştan çıkarır.
Aşk yaşadığı sürece vardır. An gelir tükenip biter. Yeni aşkların başlaması ilk aşklar kadar olmasa da netice olarak heyecan verici bir özelliği olduğundan yüreği daima diri tutabilir.
Aşkın kalıcılığı karşılığına bağlıdır. Yani aşk iki kişiliktir. Ama sevgi tek kişiliktir ve fakat bütün gönüle girebilmektedir. Her ikisi de özel olmasına karşılık süreklilik açısından sevgi aşktan üstündür.
Aşkın yaşı yoktur dense yeridir fakat başı vardır. Her insan aşkı yaşar; kimisi kısa kimisi uzun...
Ebedi aşklar sadakate bağlıdır ama aşkta sadakat olmasına karşılık ömrü ne kadar olduğu tartışılabilir.
İnsana heyecan vermesi yerine göre insanı deli etmesi başka bir ifadeyle aklı baştan alması; hayatı alımlı hale getirmesi yüreği sürekli hareketlendirmesi açısından bir aksiyonerlik ruhunu ayakta tutabilir. Duygulara hükmetmesi açısından romantizmin kalıcılığı açısından insan ruhu hep genç kalır, hep baharı yaşatır.
Aşk yaşadığı sürece insan için iyi bir terapidir!
Can verme sakın aşka aşk afeti candırAşk afeti can olduğu meşhuru cihandırSakın isteme sevdayı gam aşkta her anKim istedi sevdayı gamlı aşk ziyandırHer ebrulu güzel elinde bir hançeri honrizHer zülfü siyah yanında bir zehirli yılandırYahşi görünür yüzleri güzellerin emmaYahşi nazar ettikte sevdaları yamandırAşk içre azap olduğu bilirem kimHer kimseki aşıktır işi ahü figandırYadetme güzel gözlülerin merdümi çeşminMerdüm deyip aldanma kim içtikleri kandırGel derse Fuzuli ki güzellerde vefa varAldanmaki şair sözü elbette yalandır.
Aşkı, şiirlerinde yerli yerinde tarif ve tahlil eden şairlerimizden Fuzuli, aşkın hallerini ne güzel ifade etmiş.
Can verme sakın aşka aşk afeti candır Aşk afeti can olduğu meşhuru cihandır
Aşkı afete benzeten şair, bunu herkesin bildiğini duyurmaktadır.
Netice olarak, Aşk; yakıcıdır, tufandır insanı halden hale sokar; giriftar eder. İnsanın gamlanması, kederlenmesi, çile çekmesi, sevgili için kara sevdalara tutulması kadar vefasızlığı, vurgun yemesi, azaplara duçar olması kaçınılmazdır. Yine Fuzulü’nün son beyti ile aşk içre gerçeğini ifade edelim: Gel derse Fuzuli ki güzellerde vefa varAldanmaki şair sözü elbette yalandır.
Aşkta vefanın var olduğunu Fuzulü söylese bile elbette bu yalandır diyor. Aşkı çekene sormalı öyle değimli ya? Leyla ile Mecnun’un varlığını dillere destan eden şair böyle buyurmuş.
Aşk bu işte insanı çöllere vurdurur, çölleri yüreklerde yakar kavurur bir de bakarsınız ki başları göğe değdirir

Hiç yorum yok: